Eliminasyon diyeti, bilhassa bağırsaklarda sorun yaratan yiyeceklerin tespit edilerek, onların yemek alanın da kullanılmamasını gerektiren bir yöntem çeşididir.
Bu anlamda, vücutta ve özellikle bağırsakta meydana gelen hassasiyetler insanı çok rahatsız ederek, yaşam kalitesini düşürecektir. İnsanın ikinci beyni şeklinde de anılan bağırsaklar, bedenin en önemli parçalarından biridir. Onları korumak temel anlamda sağlığımızı da korumak anlamına gelmektedir.
Fransızcadaki ‘éliminer’ ve İngilizce ’deki ‘eliminate’ sözcüklerinden türetilmiş olan eliminasyon, elemek, seçmek anlamlarına gelir. Dolayısıyla, eliminasyon diyetinde de ana kural, yiyeceğiniz yiyecekleri seçmekten çok, yiyemeyeceğiniz yemekleri hayatınızdan belli bir süre çıkarmanız üzerine gitmektir.
Burada, şüphesiz ki bir uzmana danışmak da çok önemlidir. O konuda, doktorlar ve diyetisyenler sizlere yardımcı olacaklardır. Zaten, midenizde, bağırsaklarınızda, karnınızda ağrı, gaz sıkışması şişkinlik vb. hususlar hissettiğinizde, bir uzmana görünmenizin de vakti çoktan gelmiş demektir.
Eliminasyon Diyeti Nedir, Bu Diyette Neler Tüketilmemelidir?
Eliminasyon diyeti, vücudunuzun reaksiyon gösterdiği yiyecekleri saptamanız üstünden, daha sonra bir program yapmanıza dayanan bir sistemdir. Bu yiyecekler size zarar verdikleri için, onları yemeyi kesmenize dayanmaktadır.
Ama kimi yiyecekleri bir süre sonra yeniden yemeniz de mümkündür. Fakat, burada da neyi ne kadar tüketeceğiniz de önem kazanmaktadır. Burada ana unsur elimine edilen besin grupları üstünden bir beslenme biçimi elde etmenizdir. Bu grupları aşağıdaki gibi maddelememiz olasıdır:
- Şeker
En önemli elimine besinlerinin başında şeker gelmektedir. Şeker normalde de, her birey için ya sınırlı oranda önerilir ya da hiç önerilmez. Hatta beyaz şeker yerine esmer şeker, elma özü gibi besinlerin de kullanılması tavsiye edilir. Şekerden uzak durulması, sağlıklı beslenmenin ve formu korumanın temel kurallarındandır.
- Gluten
Günümüz tüketim toplumlarında artık birçok alternatifin görüldüğünü belirtebiliriz. Glütensiz gıdalar da bu alternatiflerin içine girerler. Glüten, arpa, buğday, çavdar gibi tahıllarda bulunan bir çeşit proteindir. Bağışıklık sistemi için kimi yararları olsa da, glütene alerji geliştiren de çoğunluktadır. İşte böylesi kişilerin glütenli gıdalar tüketmeleri onların sağlıklarını da tehlikeye atacaktır. Bu sebeple, glütenden de uzak durulması önerilmektedir.
- Süt Ve Süt Ürünleri
Süt ve süt ürünleri deyince, sütün dışında peynir, yoğurt gibi gıdaların da olduğu bir kategoriyi anlarız. Bu anlamda, bu ürünlerin içinde yoğun biçimde kalsiyum bulunmaktadır. Lakin bu ürünler de kimilerinde alerji, kızarıklık, kaşıntı, uçuk gibi rahatsızlıklara sebebiyet verebilmektedir. O yüzden, süt ve süt ürünlerine karşı hassasiyet geliştirenlerin de onlardan uzak kalması önerilmektedir.
- Yumurta
Yumurta hem kalsiyum hem de protein bakımından zengin bir besindir. Hemen hemen her kahvaltı sofrasının olmazsa olmazlarından biri şeklinde bilinir. Fakat kimi bünyeler de yumurta da rahatsızlık yarattığı için, bu konuda önlem alınması gerekebilir. Kimileri yumurtayı azaltırlarken, kimileri de tamamen yememe yoluna giderler.
- Bakliyat Ürünleri
Bakliyat ürünleri glüten içermeseler de, yine de kimi insanlar için tehlike arz ederler. Glütensiz gıda tüketmeleri önemle tavsiye edilen çölyak hastalarına kimi diğer bakliyat ürünlerinin de yenilmesi önerilmez.
- Kuruyemiş
Ceviz, badem, fındık, fıstık gibi kuruyemişler yağ, omega 3, karbonhidrat, protein, magnezyum vd. gibi zengin içeriğe sahiptirler. Fakat onların bu lezzetleri bile eliminasyon diyetinin ağına takılmaktan kurtulamaz. Kimi zaman kuruyemiş de alerji yapan ürünler arasına girmektedir.
- Alkol, sigara
Eliminasyon diyetinde başlıca yasaklanan maddelerden biri alkol, sigaradır. Sigara da beslenme standardımızı ve sağlığımızı etkilediği için, bu diyet içinde fırsattan istifade edilerek azaltılabilir yahut bırakılabilir. Ayrıca, alkol başlığıyla birlikte, gazlı içecekler, çay ve kahve de eliminasyon diyetinin yasaklılar listesine girmektedir. Bu ürünlerin tamamının hayatınızdan çıkarılması, diyetin ötesinde sağlık belirtisi şeklinde okunabilir.
Eliminasyon Diyetinin Gerekleri Nelerdir?
Eliminasyon diyeti, her on kişiden birinde görülen ve gün geçtikçe, etkisi de artan alerjinin önlenmesi adına ortaya çıkarılmış modern bir yöntemdir. Günümüz koşullarının giderek hızlanması, yaşam kalitesinin düşmesi, bir yerden dikkat edilen konulara odaklanılırken başka bir yerden sorunların çıkması herkesi yormaktadır. Reflü, gastrit gibi mide hastalıkları artarken; migren, vertigo gibi baş ağrıları ve dönmeleri de artmaktadır.
Ayrıca, korona virüsün hayatımıza girişiyle birlikte, ev hastalıklarında da (egzama, sedef, siğil vd.) ilerleme saptanmıştır. Tüm bu şartların olumsuz yöne evirildiğini gözlemlediğimizde, hem metabolizmamızı korumak, hem daha dayanıklı kalabilmek, hem bağışıklık sistemimizi zayıflatmamak adına bazı fedakârlıklar yaparız. Bu fedakarlıklar, eliminasyon diyeti içinde gerçekleştirilebilmektedir.
Bu diyet ekseninde, yediğiniz yemeklere çok dikkat edersiniz. Eğer, içlerinde size rahatsızlık verenleri varsa, onların porsiyonlarını test edersiniz. Porsiyonlar test edildiğinde, tespit ettiğiniz gıdadan yahut gıdalardan az bile yediğinizde vücudunuz büyük bir tepkime veriyorsa, o gıdayı bırakmanızın vakti gelmiştir.
Tıpkı, sosyal hayatımızda da bize zararı dokunan insanları, kendimizden uzak tuttuğumuz gibi… Nasıl ki, o insanlar hayatımızdan çıktıklarında, bir kaybımız olmuyor; hatta yerlerine yenileri geliyorsa, yeni beslenme çeşitleriyle de kendimizi korumamız mümkün olabiliyor.
Yahut bir kişi bizim için önemliyse ve bize çok büyük bir yanlış yaptıysa; nasıl ki, onu da cezalandırmak anlamında, aramıza mesafe koyuyorsak, bu yiyeceklerle de aramıza belli bir süre mesafe koyuyoruz. Eğer, biraz bekleyip, tekrar tükettikten sonra bedenimiz bir tepkime vermiyorsa, sağlığımız düzelmiş demektir. Eğer, bedenimiz tekrar tepkimeye giriyorsa, o vakit o yiyeceği tamamen hayatımızdan ayıklamamız gereklidir.
Eliminasyon diyeti, 21. yüzyılın hızı, hareketliliği ve çıkmazları içinde sunulan alternatif bir yöntem şeklinde değerlendirilebilir. Bu diyet sizi korumak adına ortaya çıkmıştır. O anlamda, bu diyetin en büyük gerekliliği kararlılıktır. Çünkü sizi rahatsız eden besini tespit ettikten sonra, kendinizi ondan korumak için çaba göstermezseniz, vücudunuz tepkime verecektir. Bu diyeti uygulamadan önce, bir gastroenteroloğa, bir uzmana başvurmanız ve sağlık taramalarından da geçmeniz mümkündür. Hormon tedavisi, kan testi, mide ve bağırsak incelemeleri sizin de daha rasyonel kararlar almanıza neden olacaktır.
Eliminasyon diyeti, genellikle her ürünü tüketmeyi kısa süreli olacak şekilde yasaklama yoluna gitmeyi amaçlar. Burada, bir nevi midenizi rahatlatmanız, vücudunuzu dinlendirmeniz de söz konusudur. Nitekim bizler sağlıklı beslenmeye dikkat etsek bile, bunu da bir çeşit hastalık hastalığına çevirerek, aşırılaştırabiliriz. Böylelikle, hayatı kendimize ve çevremize de zindan ederiz. Çünkü aşırı derecede sağlıklı beslenme takıntısı olan insanların sağlık krizleri, ölüm korkuları ve çaresizlikleri psikolojilerine yansır ve dillerine vurur. Daha da katılaşmaya başlarlar. Bu da, onları hayattan mahrum, ceberut birilerine dönüştürür. Oysa hayatın kendine göre bir iç dengesi vardır. Dolayısıyla, eliminasyon sistemi size bu dengeyi yeniden hatırlatmaya çalışır.
Eliminasyon Diyeti Uygulanırken Nelere Dikkat Edilmelidir?
Eliminasyon diyeti yapılırken, öğünlerinize çok dikkat etmeniz gerekir. Çünkü buradaki temel amaç hangi besinlerin ya da besin gruplarının sizi etkilediğini bulmaktır. Tabii burada da, çeşitli vitamin ve mineral eksiklerinin baş gösterme durumu olacağı için, onların da başka gıdalardan takviye şeklinde alınması gerekmektedir ki vücut dengesini sağlayabilsin.
Eliminasyon diyetine başlamak istiyorsanız aşağıdaki başlıklara dikkat etmeniz yararlı olabilir:
- Öncelikle, alışveriş listelerinizi gözden geçirin. Nelere zaafınız var, neleri çok tüketiyorsunuz, hangi gıdaları reklam baskısıyla ya da bilinçdışınızın tetiklemesiyle alıyorsunuz, bunları iyice değerlendirin. Mümkünse, alışverişe gitmeden önce listenize çok dikkat edin ve onun dışında ekstra ürünler almamaya gayret edin.
- Türkiye’de yaşayan çoğu insanın beslenme biçimlerini tetikleyen kimi faktörler vardır. Bunların başında kültürel öğeler gelir. Türk mutfağı, Karadeniz mutfağı, Doğu mutfağı, Ege mutfağı vd. gibi ayrılan beslenme kalıplarına göre, yaşam biçimlerimizi de belirleriz. Bununla birlikte, hız çağı bize ‘fast food’ yemeye, lokanta, AVM, restoran gibi yerlerde vakit geçirmeye de alıştırmıştır. Ailede bile herkes tek tip yemek yemez ya da aksine tek tip yediği için, birinin yediği diğerine iyi gelmez. Bununla birlikte, yalnız yaşayanların sayısındaki artış da psikolojileri etkilediği için, bu insanlar ya beslenmelerine dikkat etmezler ya da içki, sigara, çay-kahve, hazır beslenme gibi alanlara yönelirler. Tüm bu nedenler ekseninde, sizin de, psikolojinizi iyi tartmanız ve yaşam biçiminizi net belirlemeniz gerekir ki, ona göre diyete başlayabilesiniz. Yoksa yarım kalan bir diyetin de size faydasının dokunacağı şüphelidir.
- Eliminasyon diyetinde diğer kural, iki aşamalı bir dizaynı hayatınıza oturtabilmektir. Nitekim, eliminasyon diyeti öncelikle ‘eliminasyon’ üstünden işler. Eliminasyon fazı diye de bilinen bu döneme göre, aşağıdaki gıdaları hayatınızdan çıkarma sürecine giriyorsunuz:
Glüten, şeker, bakliyat ürünleri, yumurta, alkol, kahve, çay, süt ve süt ürünleri, yağ, yağlı besinler, çeşitli soslar, çorbalar, hazır gıdalar, makarna, et vs. Ardından, bunların yaklaşık bir ay süreyle hayatınızdan uzaklaştırılması süreci gelişiyor. Burada da, daha çok taze sebze-meyve tüketimine yönelebiliyorsunuz. Zeytinyağı, kinoa, chia, balık, esmer pirinç yiyebiliyorsunuz.
Eliminasyon diyetinin ikinci kısmı ‘tekrar tanıtma’ dediğimiz başlıktan oluşuyor. Burada da, tüketmediğiniz ve şüphe duyduğunuz besinleri vücuda tekrar tanıtmaya, onlardan azar azar yemeye başlıyorsunuz. Bu noktada, bir ay boyunca hayatınızda olmayan o yiyecek sizde şişkinlik, kusma hissi, mide ağrısı, gaz, ishal vb. gibi rahatsızlıklara neden olmuyorsa, onu oranınca tüketmeyi sürdürüyorsunuz. Ama kestiğiniz bu besinlerin içinden tekrar yediğinizde rahatsızlık verenleri olursa, onu hayatınızda çıkarabiliyorsunuz ve ondan almanız gereken vitamini, minerali, katkıyı alerjiye, rahatsızlığa neden olmayacak başka bir gıdadan alabiliyorsunuz.
Eliminasyon Diyetini Kimler Yapabilir, Kimler Yapamaz?
Eliminasyon diyeti, herkesin bir anda adapte olarak hızla yapabileceği bir yöntem değildir. Öncelikle, bir doktora ve diyetisyene gitmeden, kafanıza eseni uygulamanız yanlış sonuçlara da neden olabilir. Eliminasyon diyetini aşağıdaki kişilerin kafalarına göre yapmamaları tavsiye edilmektedir:
- Reflüsü ya da başka bir mide rahatsızlığı olanlar
- Şeker hastaları
- Psikolojik problem yaşayanlar ve ilaç kullananlar
- Kronik yorgunluğu olanlar
- Bağırsaklarında sorun yaşayanlar
- Eklem ağrısı çekenler
Herhangi bir kronik hastalığı olan kişilerin önce doktora danışarak, ardından bu diyeti yapmaları önerilir. Zaten, bu diyet profesyonel bir diyetisyenin gözetiminde olmaksızın, defter/not tutmadan, hassas ölçümler yapılmadan birden uygulanamamaktadır.
Eliminasyon Diyetinin Sonunda Ne Elde Edersiniz?
Eliminasyon diyeti, vücudunuzu tanımanız adına önerilen bir yöntemdir. Bu anlamda, aslında neye hassasiyetinizin olduğu, hangi besine karşı alerji geliştirdiğiniz, rahatsızlıklarınızın nereden tetiklendiği gibi konuların da ortaya çıkarılmasına yol açar. Eliminasyon diyeti, sabrınızı ve kararlığınızı da gösterecektir. Fakat bu diyet sürekli uygulanmamaktadır. Bu diyeti hayatınıza doğru noktalardan adapte etmeniz ve önünüzdeki yaşantınızı da ona göre şekillendirmeniz de önemlidir. Özellikle, kronik inflamatuar teşhisi konulan hastalara doktorları tarafından da tavsiye edilir. Bu diyet, bedeninizi forma sokmanız adına da, standart bir diyet denli idealdir.
Kaynak: precisionnutrition / greatist