Göz altındaki morluklar ve torbalar birçok kadın için estetik açıdan rahatsız edici olsa da, neyse ki dolgu gibi uygulamalar ile ortadan kaldırılabilir. Göz altı morlukları, sizi olduğunuzdan daha yaşlı ve yorgun gösterebilir. Ve göz altı ışık dolgusu, en çok tercih edilen estetik uygulamalardan biridir. Yine de, göz çevresi problemleri için her zaman dolgu en iyi seçenek değildir. Peki, kimler göz altı ışık dolgusunun sağlayacağı avantajlardan yararlanabilir?
Göz altı morlukları dolgu ile giderilir mi?
Göz altı bölgesi, oldukça ince bir cilde sahiptir. Bu da, bazen göz altının mor görünmesine neden olabilir. Bazen de, hastanın damarları yüzeye çok yakın olabilir ve bu da koyu bir görünüme yol açabilir. Peki, göz altı ışık dolgusu herkes için uygun mudur?
Dermal dolgular, uygulandığı bölgeye hacim ekleyerek çalışır. Bu durumda, göz altında belirgin bir çöküklüğü olan ve bunun neden olduğu gölge nedeniyle göz çevresi koyu görünen kişiler için ideal bir seçim olabilir.
Bazen, göz çevresinde var olan şişlik de göz altı morluklarının nedeni olabilir. Yaşa bağlı olarak da, göz çevresindeki kaslar zayıflar. Mevcut torbalar, üst yanak kısmında gölge oluşturur ve göz altlarının mor görünmesine neden olabilir.
Dolgu maddesi, göz altı morluklarını daha az belirgin hale getirmek için, yanağın üst bölgesi ve gözün alt kapağının birleştiği bölgeye uygulanabilir. Bu tedavi, bölgedeki gölgeyi azaltmak için göz altındaki bölgeye hacim eklemektedir. Ancak dolgu, daha farklı tedavilerin gerektiği hiperpigmentasyona bağlı göz altı morluklarının tedavisi için uygun bir seçenek olmayabilir.
Işık dolgusu, herkes için uygun değildir!
Yaşla birlikte, bazen de genetik olarak, hemen herkes hayatının bir noktasında daha yorgun görünen bir göz çevresi ile karşılaşır. Bunun nedeni, göz çevresini destekleyen yapının zamanla zayıflaması, cildin elastikiyetinin azalması ve hacmin azalmasıdır. Bu durum, zamanla göz çevresindeki yağların azalmasına ve düşük görünmesine neden olarak torbalanmalara yol açmaktadır.
Ayrıca, bazı insanlar için göz kapakları zamanla düşebilir, yanaklar daha erken sarkabilir, şakaklarda hacim kaybı yaşanabilir. Yani, göz çevrenizin yorgun ve yaşlı görünmesine neden olabilecek pek çok farklı durum vardır. Ancak bu, her zaman ışık dolgusunun sizin için uygun bir seçenek olduğunu göstermemektedir.
Göz çevresi ile ilgili olan durum, neden yorgun göründüklerinin bulunması gerektiğidir. Çünkü, nedeni pek çok farklı şeyden biri olabilir. Hacim kaybına bağlı olarak çukurluk oluşmuş olabilir, koyu halkalar veya torbalar gelişmiş olabilir.
Nedeni ne olursa olsun, ışık dolgusunu sizin için uygun olup olmadığınızı belirleyecek olan kişi dermatoloğunuzdur. Eğer, dolgu sizin için uygun bir seçim değilse, sonuçlar sizi yeterince memnun etmeyebilir. Hatta, göz altlarının daha kabarık görünmesi ile sonuçlanabilir.
Bazen, morluk ya da çöküklük olarak düşündüğümüz şey, aslında yanak ve şakakların zamanla hacim kaybetmesi ile oluşan gölgelerdir. Ayrıca, dolgu ile bölgenin şişirilmesi, bazen sinüslerin sıkışmasına ve daha fazla şiş görünmesine neden olabilir. Tam da bu nedenle, dermal dolgular, özellikle de göz çevresi gibi hassas ve uzmanlık gerektiren bir bölge, mutlaka uzman ve deneyimli bir doktor tarafından gerçekleştirilmelidir.
Göz altı ışık dolgusu kimler için uygundur?
Göz altı morlukları, yukarıda da bahsedildiği gibi, birçok faktöre bağlı olarak gelişebilir. Burada unutulmaması gereken; sorunun damarların inceliği ya da pigmentasyona bağlı olması durumunda, ışık dolgusunun mucizeler yaratamayacağı gerçeğidir.
Işık dolgusu, göz altında hacim kaybına bağlı çöküklük sorunu olan kişiler için mükemmel bir seçimdir. Yaş ilerledikçe, yüzdeki yağlar azalır ve yüzün diğer bölümleri gibi, göz altı bölgesi de daha çukur görünmeye başlar. Yanakların üst kısmı ve göz altları arasındaki geçişi yumuşaklaştırmak için ışık dolgusu iyi bir seçim olabilir.
Göz altına uygulanan dolgular, çoğunlukla hyalüronik asitli dolgulardır. Bu dolgular, göz çevresindeki ciltte hem en doğal hem de en iyi etkileri yaratmaktadır. Ayrıca, hyalüronik asit dolgular, kalsiyum bazlı dolgular ile karşılaştırıldığında daha şeffaf bir yapıya sahiptir.
Peki, ışık dolgusu için ideal bir aday olduğunuza nasıl karar vereceksiniz? Uygun adaylar, göz altında çöküklük ve çukur olan, aynı zamanda göz çevresi nispeten sıkı olan kişilerdir. Cilt kalitesi iyiyse ve gerçek bir hacim kaybı varsa, bölgeyi dolgu ile doldurmak ve dolgunun yerinde tutunması çok daha kolaydır.
Ancak, cilt gevşekliğinin fazla olduğu durumlarda, dermal dolgu uygulandığında bölgenin topaklı görünmesine neden olabilir. Benzer şekilde, torbaların varlığında da dolgu sorunu daha da kötüleştirebilir.
Işık dolgusu nasıl yapılır?
Göz altı ışık dolgusu yapılmadan önce, doktorunuz fiziksel olarak inceleyecek ve dolgu için uygun bir aday olup olmadığınıza karar verecektir.
İşlem sırasında; dolgu maddesi, göz altı ve yanak oluğu arasındaki bölgeyi doldurmak ve hacim eklemek amacıyla dolgu enjekte edilmektedir. Dolgu, kanül adı verilen bir tüp aracılığıyla cilt altına enjekte edilmektedir. Ya da ince uçlu iğneler ile uygulanır.
Burada unutulmaması gereken şeylerden biri, enjeksiyonu hassas ve yavaş bir şekilde gerçekleştirmektir. Çok hızlı hareket etmek, göz çevresi gibi hassas bir bölgenin travmatize olmasına ve ödem oluşmasına neden olabilir.
Dolgu enjekte edildikten sonra ve henüz yerleşmeden önce, doktorunuz parmaklarıyla dolguyu şekillendirebilir.
İşlemden sonra, şişlik ve geçici morarma riskini azaltmak için bölgeye buz paketi uygulamak iyi bir fikirdir.
Göz altı ışık dolgusu yapılırken acı/ağrı hissedilir mi?
İşlem sırasında herhangi bir acı/ağrı hissetmemeniz için, doktorunuz enjeksiyondan önce bölgeye uyuşturucu bir krem sürecektir.
İşlemden sonra dikkat edilmesi gerekenler
Göz altı ışık dolgusu yapıldıktan sonra, göz çevreniz gün boyunca normalden daha hassas olacaktır. Düzenli aralıklarla buz kompresi yapmak, olası bir şişlik ve rahatsızlığı önlemeye yardımcı olabilir. İşlemden sonra, göz çevrenize elinizle temas etmekten ve makyaj yapmaktan kaçınmak en iyisidir.
Enjeksiyon tamamlandıktan sonra, günlük hayatınıza hemen dönebilir ve 24 saat geçtikten sonra egzersiz yapabilirsiniz. Bununla birlikte, birkaç gün sürebilecek morarma riski de unutulmamalıdır. Ortalama 7-10 gün içinde, dolgu uygulamasının en iyi sonuçları görünebilecektir.
Göz altı ışık dolgusunun kalıcılığı ne kadardır?
Dudak dolguları, yapıldıktan sonra daha hızlı bir şekilde çözülse de; göz çevresi çok fazla hareket eden bir bölge olmadığından, göz altı ışık dolgusunun kalıcılığı ortalama 1-1.5 yıldır. Yapılan dolgu, etkisini yavaş yavaş kaybedecek olsa da, işlemden sonra uzun bir süre dolgunun kaybolması ile ilgili endişelenmenize gerek yoktur.
Kaynak: https://drahucilerturgut.com/goz-alti-dolgusu-uygulamasi-kimler-icin-uygundur